Prof.Dr. Sema Hakkı
Bor İçeren Ağız Gargarası
Bor, insan vücudu için hayati bir mikro elementtir. Ulusal Bor Araştırma Enstitüsü (BOREN) tarafından desteklenen, Bor'un kemik hücreleri üzerine etkisini araştırdığımız projede, borun mineralize doku ilişkili genleri ve kemik morfogenezinden sorumlu proteinleri olumlu yönde düzenlediğini izledik. Borun aynı zamanda antimikrobiyal ve antienflamatuar özelliklerinin olması, beni dişhekimliğinde ağızda kullanılabilecek bir gargaranın etkinliğinin araştırılmasına yönlendirdi. Öncelikle Bor’un ağız dokularını oluşturan hücreler olan gingival fibroblastlar ve periodontal ligament hücrelerinde hücre canlılığına olan etkileri ve sitotoksisitesi değerlendirildi. Klinikte kullanımı olan ve günümüzde alternatifi olmayan klorheksidin içeren gargara ile sitotoksisitesi kıyaslandı. Klorheksidin içeren gargaranın tüm dilüsyonlarda şiddetli derecede toksik olduğu izlenirken, borik asit içeren gargaranın hücre canlılığını azaltmayan dozları tespit edildi. Ardından mikrobiyolojik testler yapıldı.
Bor içeren ağız gargarasının toksik olmayan dozunun (%0,75) antimikrobiyal özelliği olduğu doğrulandı. Bor içeren ağız gargarası, klinik bir araştırmada periodontitisi olan bireylerin tedavisinde, cerrahisiz periodontal tedaviye ilave olarak tek doz subgingival irrigasyonda kullanılarak denendi ve yine klorheksidin ile kıyaslandı. Kanama, dişetinde ödem ve periodontal cep derinliği gibi tüm klinik parametrelerde borlu gargaranın klorheksidin kadar iyi olduğu hatta sondlamada kanama verilerinde, 1. ay sonuçlarının borlu gargara ile irrigasyon yapılan grupta istatistiksel olarak anlamlı şekilde daha iyi olduğu tespit edildi (Ekte makale sunuldu). Borlu ağız gargarasının uzun süreli klinik kullanımı ile ilgili randomize kontrollü çalışmalara ihtiyaç bulunmaktadır. Ayrıca ağızda bulgu veren aftöz lezyonlar ve vezikülöbüllöz hastalıklarda etkisini incelemeye dair klinik çalışmaların yapılmasının, dişhekimliği pratiğinde yaygın kullanım alanı oluşturacağına inanılmaktadır.